Blog

ANTİDEPRESANLAR HAKKINDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

Antidepresanlar bağımlılık yapmaz, uyuşturucu değildir. Doktorun gerekli gördüğünde durumlarda antidepresan kullanmak sorunlarla yüzleşmekten kaçmak ya da güçsüz olmak anlamına gelmez. Antidepresan ilaçlar yalnızca depresyonda kullanılmaz. Obsesif kompulsif bozukluk, yaygın anksiyete bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, özgül fobi, saç ve deri yolma bozukluğu, yeme bozuklukları gibi başka birçok ruhsal sorunun tedavisinde de kullanılır. Antidepresanlar hemen etki etmez. Etkileri depresyon için kullanmaya başladıktan yaklaşık 3 hafta sonra ortaya çıkmaya başlar. Kendinizi kötü hissettiğinizde ilacınızı içmeniz ya da fazladan bir tane daha içmeniz, o an yaşadığınız sıkıntıya yardımcı olmaz. İlaç doz artışlarında da etki için en az yaklaşık 3 hafta gerekir....

Continue reading

AYNI ACI DİLİ

Acı veren duygular insanları birbirine bağlayabilir. Eğer tam olarak aynı acıyı yaşayan başka insanların da olduğunun farkına varırsanız, artık acınızdan daha fazla utanmazsınız.  Acıyı yabancı, olmaması gereken, tuhaf bir duygu olarak görmezsiniz. Onu içinizden atmak için itip kakmayı bırakırsınız çünkü diğer insanlar da tam olarak aynı şeyleri yaşıyordur yani böyle hissetmeye artık 'hakkınız olduğunu' düşünürsünüz.  Acı ile birlikte kendinizi de itip kakmayı bırakırsınız. Acı farklı bir anlam kazanır artık utandığınız değil göstermek ve paylaşmak istediğiniz sizi diğer insanlara bağlayan bir araç olur.  Aynı acıyı yaşayan insanlar sadece kendilerine özgü çok derin bir dili konuşurlar. Yaşayıp sağ kaldığınız her acıdan yeni bir dil öğrenerek çıkarsınız. Hastalarımız bu...

Continue reading

BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI TERAPİ İLE OKB NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Bilişsel davranışçı terapi insanların sorunlu düşünce, davranış ya da duygularla baş etmesine yardımcı olan bir tedavi yöntemidir.  Obsesif kompulsif bozuklukta kişi duyduğu sıkıntıyı, kompulsiyonlarını, obsesyonlarını ya da kaçınmalarını ortadan kaldırmak için tedaviye başvurabilir. Aslında tüm bu bileşenler birbirinden beslenir ve OKB nin tedavisinde her biriyle mücadele edilmesi gerekir.  Tedavide başlıca yöntemler düşüncelerin ne kadar gerçekçi, mantıklı ve işlevsel olup olmadığını incelemeye yarayan  bilişsel müdahaleler ve maruz bırakma/tepki önleme dediğimiz davranışsal müdahalelerdir.    BİLİŞSEL MÜDAHALELER Bu kısmın üç önemli amacı vardır.  Obsesyon bir defa zihne geldiğinde bunun varlığını devam etmesine çanak tutan düşünce alışkanlıklarını farketmek ve bunların ne kadar gerçekçi, işlevsel ve uygun olup olmadığını incelemek.  Yani obsesyona...

Continue reading

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU

TANISAL ÖZELLİKLER OKKB’nin temel özelliği düzen, mükemmelikle aşırı ve yaygın uğraş, kişilerarası ve zihinsel olarak esneklik, açıklıklık ve etkinlik kaybına neden olacak ölçüde kontrol içeren bir paterndir. Bu durum erken erişkin çağda başlar ve çeşitli bağlamlarda erişkin hayatta devam eder. Bir etkinliğin esas amacını kaçıracak derecede sıkı kurallar, planlar, prosedürler, kurallar ve detaylara aşırı dikkat ederek kontrol hissi sağlarlar. Aşırı dikkatlidirler. Detaylara aşırı özen gösterir ve tekrar tekrar kontrol edip hata ararlar.  Bu davranışlarının neden olduğu gecikme ve rahatsızlıktan diğer insanların huzursuz olmasına kayıtsızdırlar. Mesela yapılacak işler listesini kaybettiklerinde listeyi tekrar oluşturmakla harcayacakları zamanın çok daha fazlasını arayarak geçirebilirler. Zaman yönetimleri kötüdür ve en...

Continue reading

KUMAR BAĞIMLILIĞI

Bir etkinliğe kumar demek için aşağıdaki özelliklere sahip olması gerekir.  İki ya da daha fazla kişi arasında belirsiz bir olayın nasıl sonuçlanacağının tahminine dayanır. Ortaya konan bahis (para, varlık) katılımcılar arasında aktarılır, yani biri kazanırken diğeri kaybeder. Paranın transferi, önceden tahmin edilen belirsiz olayın sonucuna göre yapılır.  Katılım gönüllüdür ve mutlaka para kazanmayla değil, deneyim edinmeyle ilişkilidir.    Bu tanıma bakacak olursak kumar oynamak yeni bir şey değil, tarihte kumarın çok farklı türlerinin pek çok örnekleri var. Bu anlamda kumar bağımlılığının bir hastalık olarak tanımlanması da yeni değil. Psikiyatrik hastalıkları sınıflandırma çabalarının en başlarından beri bu durum tanımlanmış. 1980’li yıllarda basılan DSM-3 ‘te bile kompulsif (takıntılı)...

Continue reading

KARANTİNADA OLMAK SOSYAL KAYGI BOZUKLUĞUNA NEDEN İYİ GELMEZ ?

Sosyal Kaygısı olan kişinin temel korkusu sosyal etkileşimlerde küçük düşürücü ya da utanç verici bir şey söylemek ya da yapmaktır. Covid-19 ve sosyal mesafelenme nedeniyle fiziksel temas ve yakınlıktan uzak duruyoruz ancak insanlarla iletişimimizi dijital kanallardan sürdürmeye devam ediyoruz. Sosyal kaygısı olan kişi için tehlike olan beğenilme, onaylanmama, eleştirilme, olumsuz değerlendirme için fiziksel temas gerekmiyor. Sosyal anksiyete bozukluğu olan kişiler dijital kanallardaki etkinlikleri esnasında da olumsuz değerlendirme korkusunu yaşamaya devam eder. Sosyal kaygısı olan kişiler sosyal etkileŞimler esnasında sürekli nasıl bir izlenim bıraktıklarını düşünür, zihinlerinde hayal ederler. Sosyal etkileşim sayısı azaldıkça sosyal kaygılı kişi az sayıda ve...

Continue reading

DÜNYA BİLİŞSEL VE DAVRANIŞÇI TERAPİLER BİRLİĞİ COVİD-19 Pandemisi Esnasında Ruh Sağlığını Geliştirici Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Stratejileri

Bilişsel Davranışçı Terapi, anksiyete ve depresyonun da dahil olduğu pek çok psikolojik sorundaki yararsız düşünce ve davranışı hedef alan teknikler ve stratejileri içeren büyük çeşitlilik gösteren kanıta dayalı bilişsel ve davranışçı psikoterapiler için bir şemsiye terimdir. Binlerce bilimsel çalışma BDT’nin çeşitli psikolojik sorunlarda etkili bir tedavi olduğunu desteklemektedir. Dünya Bilişsel ve Davranışçı Terapiler Birliği BDT organizasyonlarının küresel birliğidir, kısmen bu tedavi yaklaşımını yaygınlaştırmaya adanmıştır.  Covid-19’un etkileriyle ilgili bu eşi görülmemiş küresel kaygı zamanlarında, biz BDT alanından aşağıdaki tavsiyeleri ve kaynakları sağlıyoruz. Farklı türde yararsız düşünme paternleri ve davranışlarını farketmenize ve hedef almanıza yardımcı olacak çeşitli internet temelli BDT programları, websiteleri ve...

Continue reading

MINDFULNESS (BİLİNÇLİ FARKINDALIK) NEDİR? 

Mindfulness, açıklık, nezaket, merak, dikkat ve farkındalık içeren bir zihinsel durumdur. Aynı zamanda dikkati açık, yargısız, meraklı ve nazik bir tutumla şimdi ve burada olan bitene odaklama ve farkındalığı içerir.  Mindful bir zihnin iki önemli özelliği vardır. Biri dikkatini odakladığı yer ile ilgilidir. Diğeri ise bu odaklanmayı yaparken takılınılan tutum ve niyetle ilgilidir. İki öğe birbirini tamamlar. Odaklanılan yer şimdiki zaman ve şimdiki yerdir. Kişi bilinçli bir gayretle zihnini yalnızca içinde bulunduğu an ve yerde deneyimlediği içsel ve dışsal uyaranlara odaklar. Böylece beş duyu organları ile algıladığı duyumları, hissettiği duyguları, aklına gelen düşünceleri an be an ortaya çıktığı anda farkeder ve izler.  Bunu...

Continue reading

SAĞLIKLI UYKU İÇİN ÖNERİLER

Hem fiziksel hem de ruhsal sağlığınız için sağlıklı uyku alışkanlıkları çok önemlidir. Sağlıklı ve kaliteli bir uyku gün içerisindeki duygu haliniz ve üretkenliğinizi de olumlu yönde etkiler.  Yatış ve kalkış saatiniz belli olsun. Her gün yaklaşık aynı saatlerde yatıp kalkın.  Uyku ortamınız tam karanlık, sessiz ve uygun sıcaklıkta olsun.  Uyku için yatak odası ve yatağınız dışında başka bir yeri kullanmayın.  Uykunuz geldiğinde yatağa gidin. Eğer uyuyamadıysanız yirmi dakikadan fazla yatakta kalmayın. Kalkın başka bir odaya geçin. Dinlendirici bir müzik dinleyebilir, kitap okuyabilirsiniz. Uykunuz gelince tekrar yatağa gidin.  Yatmadan önce kafein içeren (kahve, kola, çikolata ve...

Continue reading

KARANTİNA GÜNLERİNDE RUH SAĞLIĞINI KORUMAK

Haber okumaya, izlemeye ara verin.  Sürekli haberleri okumak ruh sağlığınızı olumsuz etkileyebilir. Mümkünse günün belli saatini haber izlemeye ve okumaya ayırın. Diğer zamanlarda bu konu ile ilgilenmeyin. Bu seçtiğiniz zaman diliminde de mutlaka güvenilir kaynaklardan haber edinin.    Kendinizi korumanıza yardımcı olabilecek bilgiyi araştırın.  Medyada pek çok bilgi kirliliği mevcut. Kendinizi bu yanlış bilgiden ve işlevsiz kaygıdan korumak için yalnızca kendinizi korumada işinize yarayabilecek ve güvenilir kaynaklardan sağlanan bilgiyi okuyun.    Sevdiklerinizle iletişim kurun.  Her gün yakınlarınızla mümkünse görüntülü değilse telefonla görüşme sağlayın. Her gün sık görüşmediğiniz bir yakınınızı ya da arkadaşınızı arayıp sohbet edin.    Sağlıklı bir uyku ve beslenme düzeni oluşturun. Yeterli miktarda su için.  Abur cubur...

Continue reading